Çocuk İşçiliğinin Psikolojik Etkileri
Var olduğu günden ölümüne kadar bir gelişim süreci içerisinde olan insan yaşamının en önemli evresi çocukluktur. Bu dönem yetişkinlik dönemini etkiler, sağlıklı bir ruhsal yapı ve benlik algısı geliştirir. Benlik gelişimi, bireyin çevresi ile olan ilişkisini algılama biçimine göre şekillenir.
Çevresi ile ilişkisini sürdürürken çocuk, kendine ait yaşantıları benimsemeye ve kendi yaşam becerilerinden oluşan bir benlik geliştirmeye başlar. Bu süreçte aile, okul ve arkadaş ortamından oluşan sosyal çevrenin rolü önemlidir. Ailesi ile sevgi ve güvene dayanan bir ilişki içerisinde olan çocuk, sağlıklı gelişimi için gerekli olan temel ihtiyaçlarını karşılamaya başlar. Bu sevgi ve güven ortamı okul ve arkadaş ortamı ile desteklendiğinde sağlıklı gelişim kaçınılmaz olur.
Aile, okul ve arkadaş ortamının birbirini etkilediğinden; gelişimin önemli birer parçası olduğundan bahsettik. Peki ya tam tersi olursa?
Sağlıklı bir aile ortamı, erken çocukluk döneminde başlayan eğitim, başlayan eğitimle birlikte kurulan arkadaşlıklar… Maalesef ülkemizde birçok çocuk, gelişim süreçlerini sağlıklı bir şekilde sürdüremiyor. Ben burada küçük yaşta çalıştırılan çocuklardan bahsedeceğim.
Çocukluklarını sağlıklı bir şekilde yaşamalarını beklediğimiz çocuklarımızın azımsanmayacak bir kısmı erken yaşta çalışmaya zorlanmaktadır. Yaşadığı olumsuz koşullar nedeni ile çalışmaya yönlendirilen, zorla çalıştırılan çocuk, sağlıklı gelişimi için gerekli ebeveyn desteğinden, eğitimden, sosyal çevreden mahrum kalmaktadır.
Aynı zamanda bu olumsuz koşullar içerisinde, ihtiyaç duyduğu güven ve sevgi ortamından uzaklaşması çocuğu ihmal ve istismara açık hale getirmektedir. Bu travmatik yaşantılar depresyon gibi ruhsal sorunların artmasına neden olmaktadır.
Depresyon, sürekli bir üzüntü hali ile devam eden duygudurum bozukluğudur. Sanılanın aksine anlık bir zayıflık veya sadece bir keyifsizlik hali değildir. İnsan yaşamını olumsuz etkileyen, yaşama olumsuz bakması ile gelişen, işlevselliğini yitirmesine sebep olan bir hastalıktır.
Hayata olumsuz bakan, işlevselliğini yitiren, eğitim hayatı elinden alınmış yani hayatı elinden alınmış bir çocuktan ne bekleyebiliriz? Başarılı bir iş hayatı mı? İyi bir gelecek mi? Sağlıklı insan ilişkileri mi? Böyle düşününce size de imkansız geldi farkındayım. Peki ya bahsettiğimiz, hayatları ellerinden alınmış çocuklarımızın bizden bekledikleri?
Çocuklarımız bizden bir gelecek bekliyor sevgili okur.
Toplumsal bir sorun olan “Çalıştırılan çocuk” olgusunun ortadan kaldırılması ilk hedefimiz olmalıdır. Çocuklarımızın eğitimi konusunda toplumun bilinçlendirilmesine yönelik farkındalık çalışmaları yapılmalıdır.
Çocuklarımızın sokaklarda çalıştırıldığı değil de sıcak yuvalarında büyüdükleri, sağlıklı gelişimlerini sürdürdükleri güzel yarınlara…
Berra Emre. 25 yaşında, psikolog. Gaziantep'te yaşıyor, Çoçoder blog ekibinde editör.